Sadece yağmurdan sonra değil, yazın bile bazı parke taşlarının altındaki balçıklı su, sanki saklanıp bekliyor fışkırıp yüzüme kadar sıçrıyor!

Osmaniye’de kaldırımda yürürken her seferinde karşıma çıkınca içimden bir "vay be!" demekten kendimi alamıyorum. Şehirdeki kaldırım, taşları kaldırım taşı olduğunu unutup bubi tuzağı gibi davranıyor. Sadece yağmurlardan sonra değil, yazın bile bazı parke taşlarının altındaki balçıklı su, sanki saklanıp bekliyor ve basmamla birlikte o su fışkırıp yüzüme kadar sıçrıyor! Ne oluyor ya, bu taşların bana düşmanlığı ne? Hangi parkeye basacağımı şaşırdım!

Yani bakıyorsunuz, kaldırımlar düzgün, her şey yolunda. Normal bir şekilde yürüyorsunuz, bir anda bam! Altı boşalmış bir parke taşı var ve su pat diye üstünüze sıçrıyor. Ama bu sadece benim başıma gelmiyor, sağımda solumda yürüyenler de aynı şekilde bu tuzakla karşılaşıyor. Ayağını kaldırır kaldırmaz taşlar hemen yerine geri oturuyor. Az önce o balçıklı suları üzerine sıçratan o değilmiş gibi. Depremden önce de yapıyorlardı bunu, sonra da yapıyorlar. Sadece o taşların altındaki su, sanki zamanla "ne kadar daha yükseğe sıçrayabilirim?" hesabı yapıyor.

Kaldırımların altındaki bu suyun niye bu kadar düşman gibi davrandığını gerçekten anlamıyorum. Hele o taş olduğunu unutan parke taşları! Yağmur yağıyor, suyu biriktiriyor, yaz’a bile saklıyor. Bekliyor ki bastığımızda o güzel balçıklı suyu keyifle fışkırtarak bizlere bir "çığlık" attırsın.

İnsaf! Hadi yağmurlardan sonra anladık, ama yazın ne işi var bu suyun? Neredeyse her kaldırım taşı düşman gibi, görünüşte sıradan ama pat bir tuzak!

Şunu da söyleyeyim, bazen taşlar daha insaflı olabiliyor. Yavaşça bastığınızda sadece paçalarınız biraz ıslanıyor. Ama o taşlar var ya, hani basınca bir anda suyu üzerinize sıçratanlar, işte onlara dikkat! Bir adım atarken "Yok yok, bu taşın altı boş, dikkat et" diyerek temkinli yürümek gerekiyor.

Benden size tavsiye; Osmaniye’de kaldırımda yürürken her adımınızı özenle atın. O taşlar her an sizi tuzağa düşürebilir. Ne olur, aman dikkat! Yoksa bir anda paçalarınız çamurlanır. Bu taşlardan ve altındaki balçıklı sudan kurtulmak için bir an önce çözüm bulmak lazım. Düşmanlığın gereği yok. Anlayana davul zurna, anlamayana sivri sinek saz!