Osmaniye’den Doğal Boyaya Bilimsel Dokunuş
Yer fıstığı kabuğu, artık yalnızca bir tarım atığı değil. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi’nin yürüttüğü bilimsel çalışma, bu atığın doğal tekstil boyasına dönüştürülerek geleneksel kilim dokumacılığına kazandırıldığını ortaya koydu.
Türkiye’nin yer fıstığı üretiminde önemli bir merkez olan Osmaniye, bu kez tarımın değil bilimin ve kültürün odağında. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ) Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Halil Özdemir tarafından yürütülen araştırma projesi, yer fıstığı tohum kabuğunun doğal boyarmadde olarak kullanılabileceğini bilimsel verilerle ortaya koydu.
Çalışma, “Yer Fıstığı Tohumu Kabuğundan Doğal Boyarmadde Ekstraksiyonu ve Boyama Özelliklerinin Belirlenmesi” başlığıyla OKÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi (OKÜBAP) tarafından desteklendi ve Karatepe Kilim Kooperatifi ile iş birliği içerisinde gerçekleştirildi.
500 Litrelik Kazanda, Gelenekten Geleceğe
Araştırma sürecinde Osmaniye'deki fıstık işleme tesislerinden temin edilen ham ve kavrulmuş fıstık kabukları, önce doğal yöntemlerle öğütülüp kurutuldu. Ardından geleneksel krom kazanlarda odun ateşiyle kaynatılarak boyarmaddeleri çıkarıldı. Bu doğal ekstrakt, %100 saf yün ipliklerin boyanmasında kullanıldı.
Boyama işlemi sırasında, bağlayıcı madde olarak geleneksel mordanlardan Potasyum Alüminyum Sülfat (şap) tercih edildi. Elde edilen iplikler, Osmaniye'nin kültürel mirası olan halı ve kilim dokumacılığında kullanılmak üzere renklendirildi.
(Fotoğraf Yapay Zeka tarafından üretildi)
Kalite Testleri Başarılı
Elde edilen boyanmış iplikler, uluslararası tekstil standartlarına göre renk ölçüm cihazlarıyla test edildi. Minolta CM-3600D spektrofotometre ile yapılan ölçümlerde, ham fıstık kabuğunun kavrulmuş olana kıyasla daha koyu, daha yoğun ve daha kırmızı renkler verdiği saptandı.
Ayrıca yıkama, sürtme ve ışık dayanım testleri de gerçekleştirildi. Ham fıstık kabuğuyla boyanmış iplikler, yıkama ve ışığa karşı yüksek derecelerde dayanıklılık gösterdi. Sürtme haslığı ise özellikle yaş kullanımda nispeten daha düşük çıktı. Buna rağmen değerler, geleneksel el dokumacılığı ürünlerinde kabul edilebilir aralıkta yer aldı.
(Fotoğraf Yapay Zeka tarafından üretildi) Isı, Pigmenti Zayıflatıyor
Araştırmada dikkat çeken bir başka detay ise kavurma işleminin boyarmadde üzerindeki etkisi oldu. Yaklaşık 140°C’de kavrulan fıstık kabuklarının pigment yapısında bozulma meydana geldiği, bunun da daha açık ve düşük doygunlukta renkler elde edilmesine neden olduğu belirlendi.
Sıfır Atık İçin Katma Değer Modeli
Proje yalnızca bilimsel değil, çevresel ve ekonomik yönleriyle de dikkat çekiyor. Normalde hayvan yemi veya yakacak olarak değerlendirilen yer fıstığı kabukları, bu yöntemle yüksek katma değerli bir ürüne dönüştürülüyor. Üstelik boyama işleminden sonra geriye kalan posa, tekrar yem olarak kullanılabiliyor. Bu yönüyle çalışma, sürdürülebilir tarım ve çevre dostu üretim açısından örnek teşkil ediyor.
Kilim Ustalarına Yeni Renkler
Doğal boyama ile elde edilen renk tonlarının, halı ve kilim dokumacılığında geleneksel desenlere uygun olması, projeyi sektörel olarak da değerli kılıyor. Karatepe Kilim Kooperatifi ile iş birliği içinde yürütülen boyama denemeleri, hem geleneksel üretimin yaşatılması hem de maliyetlerin düşürülmesi açısından umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor.
Akademiden Hayata Uzanan Bir Başarı Hikayesi
Projeyi yürüten Öğr. Gör. Halil Özdemir, çalışmayla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Osmaniye’de bol miktarda bulunan yer fıstığı kabuklarını yalnızca tarım atığı olarak görmek yerine, geleneksel dokumacılıkta doğal bir kaynak olarak değerlendirdik. Bilimsel yöntemlerle yapılan ekstraksiyon ve testler sonucunda, yüksek kaliteye sahip doğal renkler elde ettik. Bu çalışma, hem çevreye duyarlılık hem de kültürel üretim açısından ciddi bir farkındalık yaratacaktır.”
Doğadan Gelen Renkle Osmaniye’yi Dokumak
Fıstık kabuğunun el emeğiyle birleşip Osmaniye’nin kültürel zenginliğine renk katması, geleneksel üretimin bilimsel veriyle buluştuğu noktayı gösteriyor. Hem ekonomik hem çevresel açıdan örnek niteliğinde olan bu proje, tarım atıklarının sanata ve üretime kazandırılmasının mümkün olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
Osmaniye artık yalnızca fıstığıyla değil, bu fıstığın kabuğuyla da adından söz ettirecek.