AK Parti Osmaniye Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık, bir televizyon programında Gazze ve İsrail arasındaki ateşkes sürecini değerlendirdi. Yanık, ateşkesi memnuniyetle karşıladıklarını belirtirken, kalıcı barış için uluslararası toplumun sorumluluk alması gerektiğini ifade etti.
Yanık, 7 Ekim 2023'ten bu yana süren çatışmalarda Gazze’nin yoğun bombardımana maruz kaldığını hatırlatarak, “Yaklaşık on beş aylık süreçte 50 binin üzerinde Gazzeli hayatını kaybetti, 100 binin üzerinde yaralı var ve binlerce bina yıkıldı. Gazze adeta yerle bir edildi. Bu şartlar altında başlayan ateşkesin kalıcı bir barışa vesile olmasını temenni ediyoruz” dedi.
Ateşkesin yalnızca Gazze ve İsrail halklarını değil, tüm bölgeyi ve dünyayı yakından ilgilendirdiğini vurgulayan Yanık, “Bu sürecin Ortadoğu'da huzurun tesis edilmesi için bir başlangıç olmasını diliyoruz. İki devletli çözümün hayata geçirilmesi ve herkesin barış içinde yaşayabileceği bir düzenin inşa edilmesi gerekiyor. Türkiye olarak bu konuda başından beri uluslararası toplumla iş birliği içinde çalışıyoruz” diye konuştu.
"İsrail Ateşkese Uymazsa Bölge Kan Gölüne Döner"
Yanık, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun “Savaş henüz bitmedi” açıklamasına dikkat çekerek, “İsrail’in ateşkese uymaması durumunda bölge yeniden bir çatışma sarmalına sürüklenir. Bunun ne İsrail’e, ne Filistin’e, ne bölgedeki diğer ülkelere, ne de uluslararası güçlere bir faydası olur. İnsanların ölmeye devam etmesinin, evlerin yıkılmasının kimseye kazanç sağlamayacağı açıktır” ifadelerini kullandı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin İsrail’e yönelik kararlarının Amerikan vetosuyla karşılaştığını hatırlatan Yanık, “Uluslararası sistem bu ateşkesi bir fırsat olarak görmeli ve meseleye kalıcı bir çözüm getirmek için adım atmalıdır. Artık herkesin dünyanın ve insanların güvenliği için ne yapması gerektiğini düşünmesi gerekiyor” diyerek, uluslararası topluma çağrıda bulundu.
Kalıcı barış için sorumluluk çağrısı
Yanık, konuşmasını, “Bu ateşkesi, Filistin ve İsrail halklarının yanında Ortadoğu’nun tüm halkları için kalıcı barışın ilk adımı olarak görüyoruz. Ümit ediyoruz ki bundan sonraki süreçte insan haklarına ve uluslararası hukuka uygun bir düzen inşa edilir” sözleriyle tamamladı.
