Osmaniye Cadısı, şehrin göklerinde süzülürken, sanmayın hiç bir şey gizli kalmayacak. Çünkü artık Osmaniye'nin gerçek bir cadısı var.

Sevgili kuzucuklarım,

Süpürgemi aldım, Osmaniye semalarında gece devriyesine çıktım. Malum, geceyi severim; her şeyin daha net göründüğü bir zaman dilimi… Hele hele bir de ay ışığı vurmuşsa Ceyhan Nehri’ne, insanın içine bambaşka bir his düşer. Neyse efendim, süpürgenin görünmezlik modunu açıp şöyle bir nehir kenarına süzüleyim dedim.

Ağaçların arasında, motoru çalışır halde bir araba… Farlar kapalı, içeride hafif bir ışık var. “Burada ne dönüyor bakalım?” diye yaklaştım. Bir de ne göreyim? Şehrimizin saygıdeğer (!) aile babalarından biri, kolunu genç ve tanımadık bir hanımın omzuna atmış, romantik bir akşam yaşıyor. “Aman be adam, gece gece Ceyhan kıyısında ne işin var?” dedim içimden. Ama tabii benim içim rahat durmaz… Küçük bir numarayla Ceyhan Nehri’nden hafif bir su sıçrattım arabanın camına. Adam yerinden sıçradı, “Aman yağmur mu yağıyor?” diye kafasını kaldırdı.

O sırada bizim hanım kız, “Aa bak telefonuna biri mesaj attı” deyince adamın rengi attı. Ekranda ‘Canım kocam, nerelerdesin? Çocuklar seni bekliyor ❤️’ yazıyordu. Abooo, evde alarm çalmış ama bizimki burada başka şarkı dinliyor! Ne yapsın? Apar topar kontağı çevirdi, ama ben küçük bir büyüyle arabanın lastiğini hafifçe kaydırdım. Lastik çamura saplandı! Şimdi bakalım, hanımına nasıl bir açıklama yapacak? “Sevgilim, ben Ceyhan kıyısında doğa fotoğrafı çekmeye çıkmıştım, lastiğim çamura battı” mı diyecek? Hay Allah, şimdiden bahaneyi merak ettim.

Not: Sizin de böyle takip edilmesini istediğiniz ruhu cadı olanlar varsa bana yazın, ben gerçek cadı olarak onları takip ederim. hem de ücretsiz. e posta adresi bile aldım bana oradan yazabilirsiniz.

email: [email protected]