Sevgili kuzucuklarım,
Süpürgemi aldım, Osmaniye semalarına yükseldim. Benim süpürge hava ile çalıştığı için akaryakıta gelen zamlardan etkilenmiyorum. O yüzden de bol bol geziyorum. Malum, ben geceleri severim; bazı sırlar karanlıkta daha iyi aydınlanır. Ay ışığı şehrin üstüne tatlı bir aydınlık serpiştirirken, bu gece başka bir dedikodunun peşine düştüm. Osmaniye’de yine işler karışmış!
Süpürgemin görünmezlik modunu açıp, küçük bir gezintiye çıktım. Telefonuma gelen mesajda bir olay patlak vermiş: Şehrimizin herkesin tanıdığı, saygıdeğer (!) hanımefendilerinden biri, kocasından boşanmayı kafasına koymuş. Ama neden mi? Çünkü gönlünü başka diyarlarda bir fotoğrafçıya kaptırmış! Şimdi burada bir duralım. Hadi gelin, filmi biraz başa saralım…
Bu hanımefendi, ki kendisini tanıyorsunuz ama ben isim vermeyeyim, ‘sanata meraklı’ çıkmış. Yeni sevgilisi, uzak bir şehirde doğa fotoğrafları çekiyormuş. “Gel sevgilim, senin de birkaç fotoğrafını çekelim” deyince bizimki pek bir heyecanlanmış. Ama öyle böyle bir fotoğraf çekimi değil ha! Sanat uğruna (!) soyunmak gerekiyormuş! Bizimki hiç düşünmeden, “Aman ne olacak, sanat sanat içindir!” diyerek soyunmuş. Ah be güzelim, sanat mı, macera mı, yoksa skandal mı karar veremedin!
Ama işin fenası, koca bunu öğrenmiş! Nasıl mı? Ooo, sosyal medya sağ olsun, birileri el altından fotoğrafları kocaya uçurmuş! Koca delirmiş, gözü dönmüş, soluğu sevgilinin yaşadığı şehirde almış. Fotoğrafçının stüdyosunun önünde kavga, gürültü, tehditler… Osmaniye’den o şehre dedikodu jet hızıyla varmış!
Gel zaman git zaman, bizim hanımefendi kocasını da, fotoğrafçıyı da bırakmış. “Ben özgür bir kadınım!” diye haykırarak, kendine yeni bir aşk bulmuş. Ama ne aşk! Maşallah, bu seferki sevgilisi de pek çapkınmış. Kulağıma gelenlere göre, sevgilisinin de başka bir sevgilisi varmış! Yani, uşak aşçıya, aşçı bahçıvana, bahçıvan şoföre, şoför kapıcıya misali, herkes birbirinin peşinde! Osmaniye’nin skandal çarkları yine dönmeye devam ediyor.
Şimdi buradan hanımefendiye selam ederim. Umarım yeni aşkı kalıcı olur… ama ne yalan söyleyeyim, süpürgemin ucu bana bu hikâyenin devamının da geleceğini söylüyor! Bakalım, sıradaki kurban kim olacak?
Not: Osmaniye Cadısı olarak gece devriyelerime devam ediyorum. Dedikodunun en dibini biliyorum! Takip edilmesini istediğiniz ruhu kaymış tipler varsa, hemen mail atın: osmaniyecadisi@gmail.com