Ahmet Eroğlu: "Nüfus Artışındaki Gerileme Milli Güvenlik Sorunu Haline Geliyor"
Öz Finans İş Sendikası Genel Başkanı Ahmet Eroğlu, kaleme aldığı bir makalede Türkiye ve dünyanın gündeminde giderek daha fazla yer bulan nüfus artış hızındaki düşüş sorununa dikkat çekti. Eroğlu, bu durumun yalnızca bir demografik problem olmadığını, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve milli güvenlik açısından ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.
Aslen Osmaniyeli olan ve bir dönem merhum Başbakanlardan Prof.Dr. Necmettin Erbakan'ın da özel kalem müdürlüğü görevini yürüten Ahmet Eroğlu, yazısında nüfus artış hızındaki değişimi tarihsel bir perspektiften ele aldı. İkinci Dünya Savaşı sonrası 1946-1960 yıllarındaki “bebek patlaması” dönemine atıfta bulunarak, bu süreçte dünya nüfusunun hızlı bir artış gösterdiğini ifade etti. 1950’de dünya nüfusunun 2,5 milyar olduğunu belirten Eroğlu, günümüzde bu rakamın 8,3 milyara ulaştığını ancak artış hızının belirgin bir şekilde azaldığını dile getirdi.
Makalesinde Japonya, Fransa ve Rusya gibi ülkelerin düşen doğurganlık oranlarını artırmak için çeşitli teşvik programları başlattığını hatırlatan Eroğlu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in "en az 5 çocuk" tavsiyesinde bulunmasını dikkat çekici buldu. Benzer bir uyarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından "en az 3 çocuk" çağrısıyla sıkça yapıldığını belirtti.
Türkiye’de Nüfus Planlaması ve Çarpıklıklar
Eroğlu, 1980’li yıllarda başlatılan nüfus planlaması seferberliğinin uzun vadede topluma etkilerini sorguladı. Aile planlaması kapsamında doğum kontrolünün teşvik edildiği bu dönemin, bugün yaşanan nüfus artışındaki gerilemeyi tetikleyen nedenlerden biri olduğunu savundu.
Ayrıca sosyal politikaların ve ekonomik koşulların nüfus artışını desteklemek yerine kösteklediğine dikkat çeken Eroğlu, “Cumhurbaşkanımız 3 çocuk tavsiyesinde bulunurken, sosyal konut projelerinde 1+1 ve 2+1 dairelerin öne çıkarılması büyük bir çelişki. Bir ailenin, hele 3 çocuklu bir ailenin bu konutlarda sağlıklı bir yaşam sürmesi mümkün değil,” ifadelerini kullandı.
Ahmet Eroğlu, genç çiftlerin karşılaştığı ekonomik ve sosyal engellerin de çocuk sahibi olma kararlarını olumsuz etkilediğini belirtti. Kira artışları, geçim sıkıntısı, yetersiz anaokulları ve kreş gibi sorunlara işaret eden Eroğlu, “Faizsiz kredi ve teşvikler önemli, ancak yeterli değil. Çocuk sahibi olmak bir nimet olmanın ötesinde uzun yıllar sürecek bir sorumluluk. Gençlere bu yükü hafifletecek daha somut çözümler sunmalıyız,” dedi.
Milli Güvenlik Sorunu Uyarısı
Eroğlu, nüfus artış hızındaki düşüşün milli güvenlik sorununa dönüştüğüne dikkat çekerek şu uyarıyı yaptı: “Bugün alınacak tedbirler, yarının refahı için kritik öneme sahip. Nüfus yaşlandıkça sosyal güvenlik sistemleri çökmeye, sağlık harcamaları artmaya ve iş gücü azalmaya devam edecek. Bu, sadece demografik değil, ekonomik ve toplumsal bir krizdir.”
Politikalarda Uyumluluk Çağrısı
Eroğlu, makalesini şu sözlerle noktaladı: “Ülkemizin büyümesi ve güçlenmesi için sadece teşvikler yeterli değil. Tüm sosyal ve ekonomik politikalarımızı nüfus artışını destekleyecek şekilde yeniden düzenlemeli, bu konuda uyumlu ve tutarlı adımlar atmalıyız.”
Eroğlu’nun bu çarpıcı tespitleri, ülke gündemine derinlemesine bir bakış sunarken, yaşlanan nüfusun yarattığı problemlere karşı alınacak önlemler için geniş bir tartışma zemini oluşturuyor.